Author :
Abstract
Bu çalışma, 1923 yılında Cumhuriyet’in kuruluşundan bu yana Türkiye’de ekonomik büyümenin kapsayıcı mı yoksa dışlayıcı mı olduğunu incelemektedir. Bu bağlamda, kapsayıcılık kavramı, sürdürülebilirlik kavramının bir karşılığı olarak kullanılmaktadır. Çalışma, ekonomik büyümenin söz konusu dönemde kapsayıcı ya da dışlayıcı olup olmadığını belirlemenin yanı sıra, bu kapsayıcılığa veya dışlayıcılığa en fazla katkı sağlayan dönemleri de analiz etmektedir. Bu amacı gerçekleştirmek için, makalede tanımlanan yeni bir yöntem kullanılarak farklı dönemlerdeki kapsayıcılık veya dışlayıcılık düzeyleri ölçülmüştür. Bulgulara göre, genel olarak Cumhuriyet dönemi boyunca ekonomik büyüme kapsayıcı bir nitelik göstermiştir; ancak bu kapsayıcılığın belirgin şekilde artması 1980 sonrası dönemde gerçekleşmiştir. 1980 yılından itibaren ekonomik büyümenin, yüksek gelir gruplarına kıyasla düşük ve orta gelir gruplarını daha fazla desteklediği ve dolayısıyla 1980 sonrasında büyümenin kapsayıcı bir nitelik kazandığı sonucuna ulaşılmıştır. Türkiye’deki Gini katsayısı eğilimleriyle uyumlu sonuçlar veren bu yenilikçi yöntem, uzun dönemli gelir eşitsizliğinin ölçülmesi ve kapsayıcı büyümenin değerlendirilmesi açısından üstün bir analitik araç olarak öne çıkmaktadır.
Keywords
Abstract
This study investigates whether economic growth in Turkiye has been inclusive or exclusive since the establishment of the Republic in 1923. Inclusivity is used here as a substitute for sustainability. And if it has been inclusive or exclusive during this period, the study delves into the specific periods that contributed most to the inclusivity or exclusivity of economic growth. To achieve this objective, a novel method defined in the paper has been employed to measure the dimension of inclusivity or exclusivity in different specific periods. According to the findings, overall, economic growth during the Republic's Years has been inclusive; however, it only began to be notably inclusive after 1980. Since then, economic growth has significantly favored lower- and middle-income groups, compared to higher-income groups, indicating that it has been inclusive since 1980. The novel methodology, validated by its alignment with Gini coefficient trends in Turkiye, is a superior tool for measuring long-run income inequality and assessing inclusive growth.
