Günümüzde Türkiye’de genellikle arsanın maliki, arsa payının karşılığında inşaata dair sözleşmenin gereğince yükleniciye vereceği bağımsız bölümlere dair arsa payını henüz inşaat sona ermeden devretmektedir. Böylesi bir durumda, yükleniciler ise gerekli olan mali yetkinliğe ulaşabilmek adına, bahse konu arsa payını malik sıfatı ile üçüncü şahıslara satarak devretmektedir. Arsanın malikinin yapmış olduğu sözleşmeden dönmesi durumunda ise sorunlar ortaya çıkmaktadır. Çünkü arsanın payını almış bulunan üçüncü şahısların böylesi bir durumdan ne şekilde etkileneceği oluşan sorunun kökenini oluşturmaktadır. Yargıtay yerleşik içtihatlarında, inşaat sona ermeden yükleniciye yapılmış olan bahse konu bu devir işlemleri avans olarak kabul edilmekte olup, devir yapılan tapunun iade edilmesi ise ayni hakka dayanılarak her zaman talep edilebilecektir. Anayasa Mahkemesi’nin bu duruma yaklaşımına yönelik verdiği karar ise başvurucunun mülkiyet haklarının ihlal edilmediğine yöneliktir. Bu çalışmada Anayasa Mahkemesi ile Yargıtay Kararları ışığında, arsa payı karşılığında, inşaat sözleşmesi yapan arsa payı sahibinin sözleşmeden dönmesi halinde, yükleniciden arsa payı alımı yapan üçüncü kişiler üzerinde bu durumun etkisi konusu ele alınmaktadır.
Today, generally, the owner of the land transfers the land share for the independent sections to be given to the contractor in return for the land share in accordance with the construction contract before the end of the construction in Turkey. In such a case, the contractors sell the said land share to third-parties as to the owner in order to achieve the required financial competence. Problems arise if the landowner returns from the contract she/he has made. Because the root of the problem is how the third parties who have taken the share of the land will be affected by such a situation. In the settled jurisprudence of the Court of Cassation, these transfer transactions made to the contractor before the end of the construction are accepted as advances, and the return of the transferred deed can always be demanded on the basis of the same right. The decision of the Constitutional Court regarding its approach to this situation is that the property rights of the applicant were not violated. In this study, in the light of the decisions of the Constitutional Court and the Supreme Court, the effect of this situation on the third parties who purchase a land share from the contractor if the land shareowner who has made the construction contract in return for the land share reneges from the contract is discussed.