Uluslararası İlişkiler disiplini çerçevesinde her geçen gün yeni teoriler, düşünce ve fikirlerle birlikte gelişmesine rağmen, güvenliğe yönelik açıklamalarda realist perspektifte asıl önemli kavram devlet güvenliğinin korunması üzerinedir. Ancak küreselleşen dünya ve gelişen teknolojiler nedeniyle devlet kavramının yalnızca korunması gereken bir unsur olma olgusu geçerliliğini yitirmiştir. Özellikle, bireyler, örgütler ve bir çok ulus üstü kurumun bir aktör olarak uluslararası ilişkiler sistemine katılması sonucunda güvenlik konseptinde bir takım değişiklikler yapılması gerekmiştir. Ayrıca Soğuk Savaşın ardından, teknolojinin de hızla gelişim göstermesi ve internetin ve bilgisayarların giderek yaygınlaşmasıyla yeni bir ortam olan siber ortam ortaya çıkmıştır. Bu durum güvenlik algısını olumsuz etkilemiştir. Güvenlik kavramı açıklanırken artık “Siber Ortam” kavramının önemi siber ağ yöntemiyle elde edilen kazançların yanında ortaya çıkan yeni güvenliğe yönelik tehditler oluşturması açısından Uluslararası İlişkiler Disiplininin bir parçası haline gelmiş ve klasik güvenlik teorileri tarafından açıklanmaya çalışılmıştır. Özellikle Soğuk Savaş döneminde önemli bir yere sahip olan Realist bakış açısı, sorunlara çözüm bulamaması ve yeni teknolojik gelişmelerin yeni sorunlar ortaya çıkartması üzerine eski önemini yitirmiştir. Ancak bu yaşanan gelişmelere rağmen uluslararası ilişkiler teorilerini etkilemeyi başarmış olan Realizmin, Siber Güvenlik kavramını nasıl yorumladığı ve bu konuda ki temel görüşlerinin artık kabul edilip edilmeme konusu tartışılmaya başlanmıştır. Realizm üzerine yapılan yeni tartışmalar ile yeni argümanlar ortaya çıkmıştır. Bu çalışmada Siber güvenlik kavramları detaylı bir şekilde açıklanırken bir yandan siber güvenlik kavramının uluslararası güvenliği nasıl etkilediği konusu açıklanmaya çalışılacak diğer yandan ise Realist perspektifin sistemdeki değişiklikleri nasıl tanımladığını ve bu değişimleri ifade edip edemediği konusu üzerinde durulacaktır.
Despite the development of new theories, ideas and ideas every day within the framework of the International Relations discipline, the main concept in the realist perspective in the explanations for security is the protection of state security. However, due to the globalizing world and developing technologies, the fact that the concept of the state is only an element that needs to be protected has lost its validity. Especially, as individuals, organizations and many supranational institutions joined the international relations system as an actor, some changes had to be made in the concept of security. In addition, after the Cold War, with the rapid development of technology and the increasing prevalence of the Internet and computers, a new environment, the cyber environment, emerged. This situation negatively affected the perception of security. While explaining the concept of security, the importance of the concept of "Cyber Environment" has now become a part of the International Relations Discipline in terms of creating new threats to security as well as the gains obtained by the cyber network method and it has been tried to be explained by classical security theories. The Realist perspective, which had an important place especially during the Cold War, lost its former importance due to the inability to find solutions to the problems and the new problems caused by new technological developments. However, the issue of how Realism, which has managed to influence international relations theories despite these developments, interprets the concept of Cyber Security and whether its basic views on this subject will be accepted or not has started to be discussed. With new debates on realism, new arguments have emerged. In this study, while explaining the concepts of cyber security in detail, it will try to explain how the concept of cyber security affects international security, on the other hand, it will be focused on how the Realist perspective defines the changes in the system and whether it can express these changes.